Kayıtlar

Aralık, 2011 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
1209 Arkadaşım Varmış Benim, Vaay Be %90'ı Sokağa Çıksam Selam Vermez, Durumlarını Beğenmeye Muhabbete Gelsen G... Ne Yapışır Yada Karşılıklı Muhabbeti, Çok Canımı Sıkıyo Şu Beğen Muhabbeti, Sosyal Platform Acı Bir Yalandı, Dost Olmadı Bize Facebook, Vakit Geçirmek Hariç. Sosyal Ağ İçine Yalanlarıyla Birlikte Kablolarda Dolanıyor İnsanların Yalanları.
Kuzey Kore liderinin ölümünden ziyade akıllarda kalan, bir milletin topluca dövüne dövüne ağlama hâlleri, iki ay geçmiş olmasına rağmen Avrupa’dan Van’a uzanan sunuculuğunu yaptığım“Tıme to Help” tarafından düzenlenen yardım programı ve Aydın Menderes’in hayatını kaybetmesi… Hâliyle son konu ağır bastı… Çünkü hayatına gözlerini yuman sadece bir insan değil, bir milletin yetimiydi… Üstelik memleketini seven ve uğrunda ipe giden, giderken de sevgisinden, duruşundan ve edebinden zerrece ödün vermeyen bir şehidin yetimiydi. Herkesin bildiği bir zulmün, bilinmeyen nice aşağılık, nice rencide edici bir ölümün değil bir Başbakan’a; sıradan bir insana bile reva görülemeyecek, dirhem dirhem ezasının anlatılamaz biçimiydi! Sandıkta yenemediğini, legal olarak üstesinden gelemediğini; bu tür aşağılık planlarla, sayısız komplolarla, günümüzde de örnekleri olan o meşhur kitlenin, o meşhur yöntemiydi ama tarih hiç bu kadar adisine şahit olmamış, bu kadar kalleşine hiç denk gelmemişti! Bu yazıda...

Ben Aşkı Yalnız Sana Yakıştığı İçin Sevmiştim

Resim
Ben Aşkı Yalnız Sana Yakıştığı İçin Sevmiştim Bana da Yaşattığın İçin Çok Teşekkür Etmiştim Aşkı Sende Yaşayıp, Sende Görmüştüm Sende mi ? Sevgilim, Sende mi ? Terk Edip Gidiyorsun Ben Aşkı Sende Yaşamıştım,İçinde Yoklamıştım Bana da Hayat Verdiğin İçin Çok Teşekkür Ederim Nasıl Geçti Habersiz O Güzelim Yıllarım Sende mi ? Sevgilim, Sende mi ? Terk Edip Gidiyorsun Ben Aşkı Senle Çok İyi Hatırlamıştım Bana da O Güzel Gözlerinle Bakmıştın Ben Hala O Güzelliğini Kalbimde Taşıyorum Sende mi ? Sevgilim, Sende mi ? Terk Edip Gidiyorsun Ben Aşkı Senle Taç Yapmıştım Bana da O Güzel Tacı Takmıştın Nasıl Olur da Hatırlamazsın Sende mi ? Sevgilim, Sende mi ? Terk Edip Gidiyorsun Murat Dadaş
Bu Kara Bulutları Üzerinden Def Etmeyi Umut Eden İnsan Evladı. Neden Diye Sormayın Ben De Bilmiyorum.

Hiç Bir Süs Edep Kadar Güzel Değildi Aslında

Hiç Bir Süs Edep Kadar Güzel Değildi Aslında, Biz Beceremedik Süslenmeyi Dilimizle, Cümlelerimizle, Saygımızla,Sevgimizle, Bir Sahte Ruj Misali Batırmıştık Dilimizi...

Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler...

Resim
Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler, İlk Önce Kaçırdığım Erzurum Spor Maçlarına Giderdim, Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler, İlk Okul Ve Orta Okulda Haylazlık Yapmayıp Oturup Ders Çalışırdım, Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler, Annemi Ve Babamı Üzmez'idim Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler, Gurbetten İzmir'den Buraya Geçici Olarak Buraya Gelen Bir Kızı Sevmez'idim Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler, Aklı Selim İle Yoluma Devam Ederdim, Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler, Dönüşü Yok Beraberce Karar Verdik Ayrılmaya  Alışmalı Arkadaşça Yolları Ayırmaya  Şimdi A rtık  gözyaşların gereksiz Akmamalı  Alışmalı K endi  Yaramızı Kendimiz Sarmaya  Şimdi Bana Kaybolan Yıllarımı Verseler , Ş imdi Bana Seninle Bir Ömür Vaat Etseler  Şimdi Bana Yeniden İster Misin Deseler Tek Bir Söz Bile Söylemeye Hakkım Yok . Murat Dadaş

“Aslında zor olduğu için cesaret edemediğimiz şeyler, Biz cesaret edemediğimiz için zordur”.

Çocukken gözlerimi kapattığımda diğerlerinin de beni görmediklerini zannedip, az da olsa kendimle başbaşa kalıp içine saklandığım karanlık, büyüyünce gerçeklerle aydınlanıyor ve gittikçe küçülüyor çocukluğum karanlığın içinde, yavaş yavaş.. Çocukken gözlerimi kapattığımda diğerlerinin de beni görmediklerini zannedip, az da olsa kendimle başbaşa kalıp içine saklandığım karanlık, büyüyünce gerçeklerle aydınlanıyor ve gittikçe küçülüyor çocukluğum karanlığın içinde, yavaş yavaş..

Yansıması Kaldı

Yansıması  kaldı yüzünün, gözbebeklerimin karanlığında..Sakladım taa derinlere bir yerlere, unutmayayım diye..Bakışın gibi işlerdi sevgin tüm benliğime..Sıcacıktın..Gülüşün, sözlerin  ısıtırdı içimi.. Ellerimdeyse kalp çarpıntın kadar gerçekti dokunuşların..Rüzgar esintisi gibi ürpertirdi içimi, yanımdan habersiz  gelip geçmelerin..Ve ardından iç çektiren mis kokun kalırdı..Sessizlik bağırırdı gidişinin ardından, konuşamazdım..Belki kalbinde hisseder de dönersin diye bekledim..Ama sen çoktan kapatmışsın kalbini… Ne sesimi duyabilirdin ne hislerimi..Yine de hep bir umut vardır ya hani..Yine beklerim..Dönmeyeceğini bilsem de seni beklemek  güzel..

Konuşmaktan Çekinmeyelim.

Konuşmamak her zaman erdemlik olup gitmiştir bizim toplumumuz da. İşte söylerler ya ”hep ağzı var dili yok” ne var sanki o konuşsa ayıp mı yada saygısızlık mı yapmış olacak. Tek istediği kendini ifade etmek düşüncelerini söylemektir aslında. Konuşmayan bir toplum kendini ifade yeteneğini kaybeder, iletişim güçlüğü doğar,dış dünyanın gerçekliğinden soyutlanır,kendini karanlığa bilinmezliğe hapseder. Bizim fikrimiz konuşan bir toplum olup kendimizi ifade etmek, düşüncelerimiz doğruysa da yanlışsa da söylemek olmalıdır. Konuşmaktan çekinmeyelim…

İsmini andıkça ah çekerim ah

İsmini andıkça ah çekerim ah, Sevende mi sevilende mi günah? Yep yeni bir ümit başlar her sabah, Akşam üstü güneş döndü, dönmedi. Ben gönlümü o huysuza bağladım, Aşkı ile ciğerimi dağladım. Gözlerimden kanlı yaşlar çağladım, Selinden değirmen döndü, dönmedi. Bu zalim engeller bize nettiler, İki aşık arasına gittiler. Kaş göz oynattılar fiskos ettiler, Arada bir dümen döndü, dönmedi.

Bekleme yapmayın! ‘Aşk’ını alan ‘Acı’ya doğru ilerlesin.

Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol. Sevmediğin zaman sever gibi yapma. Çevrene önerilerde bulun ama hükmetme. İnsanları yargılarsan onları sevmeye zamanın kalmaz. Ve unutma ki, insanlığın yüzyıllardır öğrendikleri, sonsuz uzunlukta bir kumsaldaki tek bir kum taneciğin den daha fazla değildir.

Nasıl anlatmalı seni bilemiyorum

Resim
Nasıl anlatmalı seni bilemiyorum. Tam cümle kuracakken tarifsiz bir boşluk oluyo dolduramıyorum..Senle ilgili her cümlemde..Anlamlarda yoksun çünkü..Seni anlamlandıramıyorum.Bir yerde bulmuş tanımlamış ken sen yine kaçıyorsun. Hayattan nasıl zevk alabilirim? En sevdiğim şeyleri yapmak mı? Sensiz tadı kalmıyor artık sevgilim..Dünya kendi düzeninde müzikte, ışıkta, resimde, oyunlarda, sözlerde akıp giderken benim beynimi tek birşey kemiriyor.. Ve ağırlaşıyorsun gitgide.. Taşıyamıyorum.. Ağrılar başlıyor.. Beynim zonkluyor..Her seferinde bir yerlerde gizlenmişsin.. Bir şekilde çıkıyorsun karşıma. Anlamı olmayan bir zamanda..En basitinden bir tabelada okuyorum ismini.. Sadece gidenlerin ardından mı olur bu yoksa, gidişinin ardında bıraktığın ufak tesadüfler midir bunlar?Ve neden şarkılar hep seni anlatır bana..İnatla..Anlatmasınlar! Biliyorum nasıl çekip gittiğini, nasıl zevkle acı çektirdiğini ve uzaktan uzağa düşündüğünü beni..Ama yine de o 5 harfe sığındığını..”gurur”..Senin koca yüre...

YAZSANIZ BİR DERT! YAZMASANIZ BİN DERT!

Resim
Şehrimiz Erzurum da bir çok olumlu hizmetlerin yanında bir o kadar da olumsuz gelişmeler meydana geliyor. Ancak ilahi hikmeti nedir bilinmez, bu memlekette doğru yapılanları yazdığınız da sizden iyisi yoktur. Ancak kimsede kalkıp şu doğruyu yazdınız diye teşekkür etmez. Kimse yanlış anlamasın şahsım olarak ta kimseden de bu güne kadar bir karşılık ya da bir teşekkür beklemedim. Pe ki o zaman sorun ne? Diyeceksiniz. Başta şunu belirtmekte fayda görüyorum. Bizim derdimizde, sevdamız da Erzurum dur. O yüzden bu şehirde doğru olan işleri yapanları zaman hayırla yad ediyoruz. Bu doğruları yapanlara da gerek yazılı, gerekse görsel basında teşekkür ederek onları daha güzel hizmet yapmaları İçin teşvik etmeye çalışıyoruz. Ancak bizim tek derdimiz, tek sorunumuz doğrularını, güzel yaptıkları işleri yazdığımızda bize teşekkür etmeyenlerin, yanlış yaptıklarında yanlışlarını yazdıklarımızda da bizi hain ilan etmemeleridir. Ama maalesef bu böyle olmuyor. Güzeli yapanın güzelliğini yazdığı...

Eskiden KÂR Yağardı Erzurum'a

Resim
Eskiden, kar yagardi erzuruma Toprak damlarda sirt sirta yasardik Sabahnan kalkar damlarimizi kururduk ya,, allah Kardan tayalar olurdu, mehlerin onunde Tuneller acar, yola kavusurduk Eskiden, kar yagardi erzuruma Henuz ayrilmamistik,henuz bolunmemistik Ayni mahledeydik,zengini,fakiri,esnafi, yoksulu, birarada birliktik,toprak damlarda omuz omuza sim sicak ve kar yagardi erzuruma, bembeyaz, lapa lapa henuz bolunmemistik, henuz ayrilmamistik. Henuz icat olmamisti, kopperatifler, siteler Dubleksler,tiripleksler,olmaz olasi kartonpiyerler. Gariban sikisinca kime gidebilecegin bilir Zengin kimi gozetecegini bilir, esnafnan memur gul gibi gecinip giderdi ve kar yagardi erzuruna, bembeyaz lapa lapa henuz ayrilmamistik henuz bolunmemistik… memurlar bir koperatife esnaflar bir siteye, zenginler dubkeslere triplesklere garibanlar geber olan gece kondular kalmamisti ve kar yagardi erzuruma bembeyaz lapa lapa henuz, fakir zengini hirsizlikla zengin, fakiri tembellikle suclamazdi cunku kar yagardi...

Aldım Elime Kalemi Bende Artık Yazıyorum.

Merhabalar Bu Yazımda Kuş'un Ne Tür Olduğunu, İnsanın Anatomik Yapısını, Fareyi,Yılanı. Anlatmıyorum Geçmişten Günümüze Bakıyoruz Ne Çok Şey Yaşıyoruz Bir'de Kendimden Bahsedersem, Yaşım Daha Çok Genç; Ama Büyük Bir Hızla İlerlediğimi, Düşünüp Büyüdüğümü, Hissedip Ve Bu Zor Hayatın Zorluklarına Gün Geçtikçe,Bir Semer'de Ben Sırtıma Atarak İlerliyorum Okuyamadım, Okumadım Lise Öğrencisiyim Fakat Düzgün Bir Lise Düzgün Bir Hayat Seçmedim Ya İnsanlar Buna Müsaade Etmedi, Yada Ben Müsaade Etmedim İyimi Yaptım ? Tabii Hayır; Kötümü Yaptım ? Orasını Zaman Belirleyecek Nasıl mı? Şu Hayattan Öğrendiğim En Önemli Şeylerden Biri Okumayarak'ta Meslek Sahibi Olabiliyoruz Zaten Bu Yüzden Okumadık Ya! Ben Okuyorum Aslında Evet Gerçekten Okuyorum, Hayatı Okuyorum İnsanları Okuyorum Kötü İnsanlara Bakıyorum İyi-sinede Hangisi İşime Geliyorsa Onu Örnek Alıyorum Ve Onu Uyguluyorum Hayat Bundan İbaret Sanırım, Gerçeklerle Yüzleşmek gibi Bir Şey Kaderinle Yalnızlığı Asal-...