O zaman arz edelim halimizi

Kanıt ve somut ifadelerle birey üzerinde algı oluşturmak ve özellikle ileride belki topluma mal olacak bu kişileri, şimdi ki topluma karşı kışkırtmak, kişinin düşmanına göre değişen önemli taktikler arasında yer alır.


Aslında çok dolaylı yoldan anlatmaya çalıştığım bu cümleyi, bireyin hangi kafa da ve neye göre hareket ettiğini sergilemektedir.


Bunun gibi bir çok örneği yaşadığımız toplumun, içe dönük yan etkilerini görmekteyiz. Halimizi arz etmek hususuna gelince;
"Bir şehir düşünün..." gibi klişe cümlelerle yazılan yazılara sık bir şekilde rastladığım için, bu yazı dizisinde şehirimi kötü betimlemek istemiyorum.


Bozuk bir plak gibi dönüp tekrar başa sararak sizlerin gönlünü kazanamam, ama anlatılmak istenen birlik ve beraberlik mesajımı kulağa alışıla gelmiş sözlerle belki ifade edebilirim.


Üstad Mehmet Akif gireceğim konu ile ilgili şunu söyler. "Girmeden tefrika bir millete düşman giremez, Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez."


Birlik ve beraberlik hislerini bulunduran insanların arasından savaşlar, kırgınlıklar veya huzursuz bir ortam olmaz. Şimdilerde kafama takılan işte bu! Yaşadığım alanda yaşadığım sorunları çözebilmenin sadece birlik ve beraberliği kurarak üstesinden gelinebileceğini şimdi daha iyi anlıyorum.

Burada anlatılmak istenen asıl konu "Milli birlik ve beraberlik" değildir. Orda zaten sorun yok, biz satırı alıp düşmanın üstüne yürüyen kadının evlatlarıyız...

Ben yaşadığım konum itibariyle çırpındığım bu meslekte birliğe yanaşır lobiyle hiç rastlaşmadım. İsim vermek ve birilerine bişeyler yakıştırmak... Bunlar hoş davranışlar değil, haliyle vereceğim örneklerde titiz davranarak kimseyi incitmek istemem. (onlar bizi incitse de)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Japonların kutsal toprağı; Kân köyü

Eskiden KÂR Yağardı Erzurum'a