Peki, o beyannameyi sizce kim hazırlamış olabilir?

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin seçim beyannamesini ATO Congresiumda, açıkladı. "Huzur ve İstikrarla Türkiye'nin yol haritası" başlıklı beyannamede, temel hak ve hürriyetler alanında, geçmişte sağlanan kazanımların kararlılıkla korunacağı, topluma kimlik ve yaşam tarzı dayatılmasının karşısında olunacağı belirtildi. Ev alanlara büyük yardım.. İş kuranlara karşılıksız para.. Emeklilere bin 200 lira ek yardım.. Asgari ücret binin üzerinde.. Bu sefer ki beyannameyi en ince detaylarına kadar dikkatlice kontrol ettim. Şimdi bu vaatlerden heyecan duymak bir yana, fakat bir de bu beyannameyi kimin hazırladığını öğrenmek istedim. Partinin beyannamesini kimin hazırladığını araştırmak için partililere sordum. Çoğunluğun verdiği cevap beni bir kez daha şaşırttı, aslına bakarsanız gözlerimle de görmedim ama o söylenen isme de ben inanır oldum. Erzurum ülkenin siyaseti konusunda önemli bir konuma sahiptir, Bu sadece bir gelenek midir bilinmez ama çıkan sonuç hep ülke ile eşdeğerdir, o kesin. Milletin her kesimine, gencine, yaşlısına, evlisine, işçisine bir bir müjdeler veren Davutoğlu seçim sürecine resmen başlamış oldu. Hepimizin gözlerini kamaştıran bu vaatlere bir göz atalım sonrasında bu çalışmayı kimin hazırladığını ben size söyleyeyim. AK Parti'nin "Dört dörtlük" bir seçim beyannamesi olduğunun söyleyebilenlerdenim, öyle böyle bu sefer ki seçimi pek ciddiye alıyor ki bu hazırlanan bildirge her kesin işine yarayacak gibi. Ak parti 7 Haziran öncesi büyük projelerin ve daha çok devlette devamlılığın esas alındığı bir beyanname açıklamıştı. Aslında vaat edilen çok şey var biz işin nefsi kısmına yani vatandaşın çıkar kısmına bakalım. Başbakan Davutoğlu, AK Parti'nin seçim beyannamesinde asgari ücret maaşının bin 300 TL olacağını ve emeklilere bin 200 TL ek zam verileceğini açıkladı. Bu kulağa ne hoş geliyor öyle değil mi? Şimdi tamamen insanlığı esas alan bu beyannameyi ne için bu hale getirdiklerini size anlatacağım bir örnekle ilginç bir benzetme yapayım. "Kasabanın birinde akan damları aktaran ve bu işten iyi para kazanan kiremit ustası, yeteri kadar para kazanınca köyüne döner. Oğluna, artık yaşlandığını, bundan sonra kasabalarda dam akıtma işini kendisinin yapması gerektiğini söyler. Müşterilerine de 'Bundan sonra işlerinizi oğlum görecek kendisine siz göz kulak olun' der. Oğlu da köyden çıkıp kasaba ya gider. Çok kısa bir süre sonra köyüne döner. Baba, oğlunun bu kadar çabuk dönüşünün sebebini merak edip sorar. Oğlu, 'Beni çağıranların evine gittim. Dama çıktım. Akan delik kiremidi buldum. Yere atıp kırdım. Yerine sağlamını koydum. Kasaba da hiç bir evin damı akmaz oldu' der. Dam ustası öfkeyle 'Hay benim salak oğlum' diye bağırır. 'Ben yirmi iki sene delik kiremidi bir köşeden aldım başka köşeye koydum. O köşe oldu ama bu sefer de delik kiremidi yerleştirdiğim öbür köşe akmaya başladı. Ev sahipleri de beni tekrardan çağırıp bana iş verdiler. Hiç, delik kiremit atılır mı be oğlum?' Diye bağırıp, çığırır.." Bu seçim beyannamesini de tıpkı dam akıtan ustanın işine çevirdiklerini düşünüyorum. Diyeceksiniz ki dam aktaran ustanın müşterilerini kandırması doğru ve faziletli bir davranış mı? Aslına bakarsanız dam aktarma ustasının ne arındayız ne de namusunda, günahı kendi boynuna... Biz teşbihte hata olmaz düsturuyla kıssadan hisse çıkarmanızı istedik. Hâsılı dam aktarma ustası kendi hanesinin iaşe ve ibadesini düşünüyordu. Ak parti ise milletinin atisini, iaşesini ve ibadesini. İkisini bir birine karıştırmamak gerek. Ülkenin ve vatandaşın menfaati, her türlü ahlakın üzerindedir... Şimdi gelelim bu dam aktarma işinde kiremitleri kıran o sır kişiye... Bu beyannameyi Sağlık eski bakanı Erzurum Milletvekili adayı Prof. Dr. Recep Akdağ'ın hazırladığını söyleyen ve bu iddiasının arkasında samimiyetine güvendiğim insanlar var. Bana bunu kimin açıkladığını söyleyemem fakat Ak Partinin hazırladığı işte bu beyannameyi kısa bir süre içerisinde gece gündüz çalışarak hazırlayan Prof. Dr. Recep Akdağ'dır. Az önce konudan alakasız bir cümle kullandım Erzurum bu siyasetin içinde hep var. Bu emeğe saygı duymak ve benim memleketlim, benim vekilim olacak kişiyi de kutlamak gerek.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Japonların kutsal toprağı; Kân köyü

Eskiden KÂR Yağardı Erzurum'a